KİTAP FUARI MI ÇOCUK KİTAP PANAYIRI MI?

Fuarlara eski rağbet kalmadı.

Okuma merakı artsa da kitap alıcısı azaldı.

Artan fiyatlarla zorunlu ihtiyaçları karşılamayan vatandaş, kitap alımına sıcak bakmıyor.

İnternetin yaygınlaştığı ortamda hemen çok şey cep telefonlarından takip ediliyor.

Gazetelerle dergiler eskisi gibi okur bulamıyor, sadık okuyucu azaldı.

Kitap fuarlarına taşımalı öğrenci, olmazsa olmazlardan oldu. Genelde belediyeler bir de para yerine geçen kitap kuponu- biletini yaygınlaştırdı.

Kitap satışlarında ağırbaşlı eserler, azaldı bir bir.

Araştırmaya dayalı tarih, kültür, sanat, biyografi eserleri fazla alıcıya sahip değil.

Çocuklara ve gençlere yönelik kitap yazma, bu eserleri fuarlarda pazarlama tekniği revaçta.

Hakikatten kimi yazar, kaleminin hakkını veriyor, bunu belirtmek lazım.

Kimi çocuk kitabı yazarları, ilgi alanlarının hiçbirini boş bırakmıyor. İlk sınıftan liseye kadar, öğrencilerin ve gençlerin dikkatini çekecek her alana dair kitap üretimleriyle sanki Ahmed Mithat Efendi konumunda.

Önceleri bir yazar, polisiye kitapları kaleme alırdı. Öbürü korku, bir başkası dram, kimi aşk bazısı mizah...

Şimdiki bazı kalemler dinozorlardan gezegenlere, Uzakdoğu' dan Afrika'ya, Aztek-İnka Medeniyetinden Mısır ve Hind Medeniyetine varıncaya kadar geniş yelpazede onlarca eser üretip, yayınevinin standında bulunur, hem satışını yapar hem kitap imzalar.

Futbol piyasasında dahası yabancı futbolcuların biyografileri de az satılan kitaplardan değil. Lefter'i, Cemil Turan'ı aramayın, onlar iş yapmaz, bu arada.

Sinema oyuncularının bir ara çok satan kitapları da yok.

Yaptığımız araştırmada bir şiir kitabının beş yüz- bin arası basımı varken, araştırma kitapları bin adetle başlamakta. Romanlar bin ve üstü basılmakta.

Çoğu kitap fuarlarında tüketilen bu tarz eserler, bir sonraki fuarlarda okur sıkıntısı olmaması için, yerini benzer eserlere bırakır.

Kitap fuarlarına önceleri düğüne, toplantıya gider gibi ekipçe hazırlanarak giden okurlar vardı, yazar ya da şairle üç-dört cümle konuşabilme ve fotoğraf çekme için. 

Sanal ortamda " Ahmet Bey, Suna Hanım geldi", " Liseli Aysun, Üniversiteli Can, İlkokul 3. Sınıftan minik canlar" alt yazılı paylaşımlar için yazarın kendisi fotoğraf paylaşır oldu.

Elbette sıkıntılı ortam, ekonomik düzey belli...

Geçinebilme telaşında olan var, ehl-i kalemden.

Hoş karşılıyoruz, kimi yazarı.

Şair mi?

Şiir üvey evlad!..

Fuarlara katılmama kararımız, bu olumsuzluklara tekrar tanıklık etmemek içindir, özetle.

Yayınlanacak kitaplarımız olur, isteyen kitapları temin edip standında bulundurur. 

Bir gün tayin edilir, imza saatinde  bulunabiliriz.

Yemek tarifleri kitabından polisiyeye, gezegenlerden dinozorların tükenişine, kovboylardan kızılderililere, aşk romanlarından tarihe uzanan yelpazede yazarlık mümkün değil, bizce.

Kitaplarını yazarsınız, satarsınız da on yıl sonra sizi kimse hatırlamaz, araştırmacılar eserlerinde sizden bahsetmez...

Kimse incinmesin, yazdığımızdan.

Herkes anlasın, diyedir yazılan.

Faydasız kitaplarla avutulan, annesinden babasından para alan çocuklar biliyoruz, fuarlara gelen.

Babanın ya da annenin elinde liste.

Adeta listedeki kitaplarla çocuğu daha bilgili olacak, çalışkan konuma gelecek...

Her şehirde, ilçede  kütüphaneler vardır, öğrencinin kitap almadığı.

Sadece kimisi sınavlara hazırlık için uğrar, durur, biliyoruz hepimiz.

Anlata biliyor muyuz?

Kitap fuarları artık " Çocuk Kitapları Fuarı" ismini taşımalı.