Cevabı İçinde Sorular
I
Gönle danıştım, bu oyunları kim kurar, kim ne kazanır, kim ne kaybeder kazandığını sanarak?
Bunca tezgâha gelen ne alır ne bırakır?
Ölenlere acıma hissini kaybettirenler kim?
Kim sorgulamıyor, öldürenleri?
Kimler ölür, her ihtimâlde kesinlikle değişmeyen?
Kimler mutlu olur, bir bir azalıp güçsüzleşirken?
II
Kim semirir, fakr û zaruret içinde nana muhtaç bırakılan insanın alınterinden?
Kim, sömürür iliklerine kadar, insanlığı?
Hangi şeytanî düzende un ufak edilir, insan haysiyetini?
Hangi eller, ahlâkî değerlere düşmanlığı var oluş sebebi bilir?
Gençleri bağımlılığa esir edenler, neyin mutluluğunu yaşar?
III
Yeryüzünü kana boğan, ah û enînî göklere yükseltenler, kimi mutlu eder?
İnsanı insana düşman kılanlar, fıtraten kimin temsilcisi?
Neden kuruyor, susuzluktan on binlerce hektar toprakta bitenler?
Hastaya ilaç yerine yıllarca zehri parayla satan kim?
Hangi hayata bizi özentili kıldılar?
IV
Hayatta davet edilmediğin hiç bir yere gitme, kapı eşiklerinde ayakta durma.
Bil ki bu hareketin seni yok bilenlerin kibrini artırır, onları azdırarak kendilerini ululaştırmana yol açar, değerinden kaybederek altını teneke hükmüne indirgersin.
Aynı ideal peşinde koşanları durduran mevkî, makam sevdası ve hırs, kendilerini tanınmayacak şekilde değiştirir.
Deniz ortasında rüzgâr dinince çaresiz kalma hali gibi yelkenleri indirenlerin çaresizliği görenlerden olarak, bu tip kişiliklere içinden acıman en doğru olandır.
Kendilerine yardım eli uzatırsan, hırslarını bir daha bilersin, seni bir kaşık suda boğdurulma fermanını kendin imzalarsın.
Her daîm emek vermediğin, alın teri dökmediğin ve insanlığın faydasına olmayan işlerden, hakkın olmayan paradan ve puldan uzak dur, başkalarının ifadesinde yer bulan hak etmediğin süslü, gönül okşayıcı, hak etmediğin iltifat dolu sözlere muhattap olma.
Bil ki yılan dilli geleneğin acımasızlığında sokulma, zamanı gelince vardır.
Ne yılanı bu zehirli ısırıştan vaz geçirebilirsin ne akrebi sokmaktan alı koyabilirsin.
Fıtratında kötülük olana el uzatan, daima onunla hem hâl olur, aynı vasıflara bürünür.
Güçsüz olman, takatsiz bırakılman haksız olman manasını taşımaz.
Sen toprağa düşen tohumsan düştüğün andan itibaren filizlenmen sancılı döneme girmiş olursun.
Doğum sancıları çetindir. Feryad û figan etme.
V
Gecenin zifiri karanlığını ortadan kaldıran aydınlığın habercisi meşale olamıyorsan, şem'a pervaneyi yakan, yok eden aşık kesil!.