Gönülleri Kalaylayan Adam: KALAYCI HACI SELAHADDİN
Hacı Selahaddin, hayatının her anını insanlara faydalı olabilmek için geçiren, gönlünde sonsuz bir sevgi ve huzur taşıyan bir insandı. Yüzünde sürekli bir gülümseme, gözlerinde ise derin bir huzur vardı. O, sadece bir esnaf değil, adeta bir gönül ustasıydı. Ruhları okşayan sohbetleri, içten şakaları ve samimi davranışlarıyla, çevresindeki herkesin kalbinde iz bırakan bir insandı. Ancak, onun güzelliği sadece bu kadarla sınırlı değildi. Bir medrese öğrencisi olarak aldığı derin dini eğitim ve yüksek adab-ı muaşere bilgisiyle de örnek bir kişilikti. O, her zaman sadece dış görünüşüyle değil, içindeki güzelliklerle de insanlara dokunmayı başarmış bir âlim, bir öğretmendi. Çocuklarını da okutmuş ve Mehmet Hoca ile Abdulkadir Hoca gibi değerli âlimlerin yetişmesine vesile olmuştu.
Hayatında, her anı bir hizmet fırsatı olarak gören Hacı Selahaddin, Allah’a ve insanlara olan hizmetiyle, en kutsal görevi yerine getirdiğine inanıyordu. Hem esnaf olarak mesleğini büyük bir titizlikle icra eder, hem de camilerde imamlık yaparak vaazlar verirdi. Her bir vaazı, her kelimesiyle dinleyenleri derinden etkiler, onları manevi bir yolculuğa çıkarırdı. Özellikle mevlitlerdeki sesi, sanki insanları başka bir âleme taşır, kalpleri sarar, ruhları derinlemesine okşardı. O berrak ve güçlü sesiyle her zaman insanları düşündürür, manevi huzura kavuştururdu. Kalaycılık sanatını ustalıkla icra ederken, aynı zamanda derin bilgisiyle insanlara ışık tutan bir rehber gibi yol gösterirdi. Hacı Selahaddin, namı diğer Kalaycı Hacı Selahaddin, çok yönlü bir kişilikti. Toplumun nabzını tutan, küskünleri barıştıran, kavgaları sulha kavuşturan bir kanaat önderiydi.
Hacı Selahaddin'in en büyük özelliği, insanlara olan sevgisi ve hayır işlerine olan bağlılığıydı. Çermik ve çevresinde, hayatını kaybedenlere ulaşan ilk kişiydi. Cenaze yıkama, kefenleme ve defnetme gibi kutsal görevleri yerine getiren hep o olmuştu. Her zaman sadece bir işin ustası değil, bir insanın ruhuna dokunan, ona rehberlik eden bir insan olarak görevini yerine getirirdi. Cenaze hizmetlerinden sonra, taziyelerinde bulunur, ailelerine dua eder, onların yanında olur, her zaman neşeli ve huzurlu tavırlarıyla insanların kalplerine dokunurdu.
2010 yılında kurduğumuz Hz. Hüseyin Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği'nin başkanlığını ona vermiştik. O, yaşı ilerlemiş ve hastalıklar onu zor durumda bırakmış olsa da, caminin inşası için her türlü fedakârlığı yapmaktan hiç çekinmedi. Hacı Selahaddin'in azmi ve inancı, caminin tamamlanması için gece gündüz çalışmasını sağladı. O, caminin tamamlanmasından sonra rahat bir nefes alabilmişti. Hem cami hem de orada okunan dualar, o mübarek insanların hayırlarıyla yükseldi. O, son görevini de başarıyla yerine getirdikten sonra, ansızın bizlere veda etti…
Hacı Selahaddin, rahmet-i Rahman'a kavuştu. Onun aramızdan ayrılması, sadece bizim için değil, bütün Çermik halkı için büyük bir kayıptı. Fakat geriye bıraktığı miras, onun kalpten kalbe akan sevgisi, her bir hayır işi, her bir dua, her bir gülümsemesi, bizlere onun ruhunun daima aramızda olacağına dair bir hatıra bırakmıştır. O, bir insana sadece hayatında değil, ölümünden sonra da dokunabilen bir kişidir. Bizlere miras bıraktığı sevgisi, güler yüzü ve insanlara olan bağlılığı, hep kalbimizde yaşayacaktır. Mekânı cennet, makamı âli olsun...
Hamdullah IŞIK / malabub@yaani.com